Перевод: с турецкого на немецкий

с немецкого на турецкий

ona göre

  • 1 göre

    1) nach
    ayağını yorganına \göre uzatmak sich nach der Decke strecken
    görünüşe \göre dem Anschein nach
    bitkileri cinslerine/türlerine \göre ayırmak Pflanzen nach Gattungen/Arten einteilen
    yaşına \göre dem Alter nach
    2) zufolge, laut
    buna \göre demzufolge
    tahminlere \göre Schätzungen zufolge, laut Schätzungen
    3) entsprechend
    yaşına \göre giyinmiş er ist entsprechend seinem Alter angezogen
    bana \göre meiner Meinung nach
    ona \göre nach seiner [o ihrer] Ansicht
    5) hoşumuza gidip gitmemesine \göre karar vereceğiz wir entscheiden uns je nachdem, ob es uns gefällt
    6) da
    derslerine çalışmadığına \göre haliyle sınıfta kalacak da er nicht lernt, wird er zwangsläufig sitzen bleiben
    7) wie
    duyduğuma \göre siz de davetliymişsiniz wie ich höre, sind Sie auch eingeladen
    söylendiğine \göre, ... wie man sagt,...

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > göre

  • 2 lütfen

    bitte
    \lütfen ona göre hareket et! richte dich bitte danach!

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > lütfen

  • 3 onca

    1. ( ona göre) nach seiner [o ihrer] Ansicht
    2.; ( o denli) dermaßen
    \onca yılda bir kere alle Jubeljahre einmal
    \onca yıldan sonra nach all den Jahren

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > onca

См. также в других словарях:

  • ona göre hava hoş — onun için fark etmez, tutulacak yolu başkaları düşünsün anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ona — zf. O zamirinin yönelme durumu eki almış biçimi Yeğeninin ona çeken tek yanı yoktur. T. Buğra Birleşik Sözler ona buna sözüm ona Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ona göre hava hoş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kadı anlatışa göre fetva verir — haksız kişi, olayı kendisini haklı gibi göstererek anlatırsa dinleyen ona hak verir anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MÜDEBBİR — Evvelden düşünüp işleri ona göre ayarlayan. Her şeyin evvelden tedbirini yapan, gören. * İlmi ile her şeyin akibetini ihâta edip ona göre hikmetle iş yapan Allah (C.C …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NOKTA-İ NAZAR — Görüş, bir nevi fikir. (Bak: Rasyonalizm)(Nazar ı Nübüvvet ve tevhid ve imân; vahdete, âhirete, Uluhiyete baktığı için, hakaikı ona göre görür. Ehl i felsefe ve hikmetin nazarı; kesrete, esbâba, tabiata bakar, ona göre görür. Nokta i nazar… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • RASYONALİZM — Fr. Fls: Akliyecilik. Her şeyin yalnız akıl ile bilinebileceğini iddia eden bir felsefi görüş. (Bak: Felsefe)(Nazar ı nübüvvet ve tevhid ve iman; vahdete, âhirete, uluhiyyete baktığı için hakaiki ona göre görür. Ehl i felsefe ve hikmetin nazarı;… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • onca — sf. 1) O kadar, o denli Koca Yusuf onca atın içinden üç at seçememişti. Y. Kemal 2) zf. Ona göre, onun düşüncesine göre Onca yapılacak şey bir gelin entarisi, iki sofra da yemek... M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alçak yerde yatma sel alır, yüksek yerde yatma yel alır — insan kendi durumuna göre bir yaşam tarzı benimsemeli, arkadaşlarını da ona göre seçmelidir anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HANE-İ AVARIZ — Avarız ve bedel i nüzul ve buna benzer vergiler ve tekâlifin toplanmasında tutulan ölçü. Buradaki hanenin, lügat mânası olan evle münasebeti yoktur. Kasabalar, köyler nüfuslarına ve emlâk ve arazilerinin miktar ve hâsılatlarına göre hane itibar… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • Cəngəmiran —   Municipality   …   Wikipedia

  • akıllı — sf. 1) Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil 2) ünl. Karşısındakinin düşüncesizliğini belirtmek için söylenilen uyarma sözü 3) alay Düşüncesiz, aptal Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor. Birleşik Sözler akıllı uslu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»